Karşıyaka Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Bisiklet Takımı sporcusu Zeynep Aslan’ı 14 Ekim’de antrenman yaparken kaybettik. 

Zeynep o kadar bizden biriydi ki… İzmir’deki her bisikletlinin en az bir kere sürüş yaptığı Kaklıç-Seyrek-Sasalı rotasında olağan sürüşünü yapıyordu. Tek başına idi, aslında o yollar solo sürüş için oldukça güvenlidir. Araç trafiği az, asfaltı güzel, manzarası da güzel bir rota. O kadar güvenli görünmesine rağmen ölüm Zeynep’i o çok tanıdık kavşakta buldu. Çok üzüldük, içimiz yandı. Onun yerinde hepimiz olabilirdik. Empati yaptık, kaza noktasını düşündük, içimiz daha da yandı. Sözler bitti. Yine saniyeler içinde gelen bir ölüm. Yine “görmeyen” bir kamyon sürücüsü. Şoför tutuklandı, sonra serbest kaldı, sonra tekrar tutuklandı. Ama Zeynep geri gelmedi, hiçbir kaybımızın geri gelmediği gibi. Başka Zeynepler ölmesin diye, bizler ölmeyelim diye #BisikletimeÇarparsanÖlürüm diye haykırdık, haykırdık haykırmasına ama sesimizi duydular mı? 

• Ehliyet derslerinde bisiklet anlatılsın istiyoruz. 

• Kamu araçları kullanan şoförlere, büyük sınıf araç ve dolmuş kullananlara bisiklet hakkında eğitimler verilsin istiyoruz. 

• Antrenman yapabileceğimiz bir velodrom istiyoruz. 

Bisiklet bir araçtır, yollarda sağ şerit bizim hakkımız, bizi gör, fark et ve 1,5m solumuzdan yavaşça geç. 

Benim kaportam yok, bisikletime çarparsan ölürüm…