Bu ayki yazımızı hepimizin heyecanla beklediği 2020 sezonu yarış sezonunda dikkat etmemiz gereken yarışma kurallarına ayırdık. Dursunbey Kros Duatlonu öncesinde konuyla ilgili olarak Merkez Hakem Kurulu Başkanı Begüm Özüekren Kasapoğlu’na triatlon yapanlar için mutlaka bilinmesi gereken kural ve kural hataları ile igili soruları sorduk. 

Biraz Begüm Özüekren Kasapoğlu’dan bahsetmek gerekirse, halk arasındaki tabirle bir elinde on marifet olan bir spor insanı. Kalp damar cerrahisi uzmanı olan Özüekren Kasapoğlu, eski milli sporcu. Çok sayıda madalya ve kupalarla dolu başarılı spor yaşantısının yanında Aqua Runners adlı takımın antrenörlüğünü de yapıyor. Bunun yanı sıra Yarış Bul blogda spor ve sağlık üstüne makaleler yazıyor. Aynı zamanda beş yıldır sürdürmekte olduğu triatlon hakemliği görevini kasım ayından bu yana MHK Başkanı sıfatıyla devam ettiriyor. Yarışma kuralları sorularımıza geçmeden önce Begüm Özüekren Kasapoğlu’nu kısaca tanıyalım

Alpay AKHUN: Sayın hocam bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Begüm ÖZÜEKREN KASAPOĞLU: 1980 Kocaeli doğumluyum. İlkokul, ortaokul ve liseyi İstanbul’da, üniversiteyi Kocaeli Tıp Fakültesinde okudum. 2012 yılında kalp ve damar cerrahisi uzmanı olarak çalışmaya başladım, halen daha görevimi sürdürmekteyim.

Spor kariyerim çok küçük yaşta yüzme ve bale ile başladı. 1994 yılında senkronize yüzme sporuna geçiş yaptım. 1999 – 2002 yılları arasında milli sporcu olarak yarıştım. 1998’den beri senkronize yüzme antrenörlüğü, 2005 yılından beri de uluslararası senkronize yüzme hakemliği ve Türkiye Yüzme Federasyonu teknik kurul üyeliği yapmaktayım.

2012 yılında triatlona başladım, halen de yaş grubu sporcusu olarak aktif yarışmaktayım. 2015 yılından beri triatlon hakemliği ve antrenörlüğü yapıyorum. Kasım 2019’dan beri Türkiye Triatlon Federasyonu MHK Başkanı olarak görev yapmaktayım.

A.A. : İlk sorumuz, geçtiğimiz yıldan bu yana kurallarda bir değişiklik oldu mu?

B.Ö. : Hayır, Bu yıl sporcular için yenilenen bir kural olmadı. Geçen sezondaki yarışların kuralları ile bu senekiler aynı. Sadece hakem yönetmeliğinde değişiklikler var.

A.A. : Sayın hocam önemli bir konu, yarış öncesi kayıtta olmazsa olmazlar nelerdir? 

B.Ö. : Öncelikle içinde bulunduğumuz yıla ait aktif vizeli lisans belgesi şart. Yaş grupları dışındaki kategoriler il ve seyahat onay belgeleri getirmeleri gerekiyor. 

A.A. : Hocam, bu yıl çok sık karşılaştığım bir soru olan Türkiye Triatlon Şampiyonası kaç yarış üstünden olacak sorusu var. Konuyla ilgili bir kez daha sizden hatırlatma alabilir miyiz?

B.Ö. : Yıl sonu puanlamaları, 3 standart mesafe yarışının en iyi ikisinin puanı alınırken 3 sprint mesafe yarışının da en iyi ikisinin puanları toplanarak toplam 4 yarış üzerinden hesaplama yapılacak.

A.A. : Dördüncü sorumuz ise yaş grupları sporcularının en çok yaptığı hatalar ve buna mukabil verilen cezalar nelerdir şeklinde?

B.Ö. : Bu oldukça kapsamlı bir soru ama özetlersek; öncelikle yarışa uygun olmayan bisikletlerle yarışma talebi geliyor. Buna o yarış formatına uygun olmayan bisiklet, aerobar, disk jant varsa asla müsaade edilmez. Bir diğeri üstsüz yüzmek konusu. Böyle bir durumda sporcuya uyarı yapılır, sadece mayo ile yüzmek için ısrar eder ise diskalifiye edilir. Ayrıca dubaların çevresinden belirlenen yönde yüzmeyen ve kestirme yapan sporcu da diskalifiye edilir.

Bir diğer önemli konu ise değişim alanı konusu. Değişim alanında bulunduğu yere işaretleme yapmak yasaktır. Yapan sporcu uyarılır, işareti kaldırmazsa işaret hakemler tarafından sporcuya haber verilmeden kaldırılır. Ayrıca değişim alanında sepetin dışında yarışa ait olmayan çanta vb. malzeme bırakmak yasak. Sporcu uyarılır, malzemeyi kaldırmazsa değişim alanında süre cezası verilir. Yüzmeden çıkışta değişim alanında sepetin dışında eşya bırakılırsa sporcuya koşu parkurunda penaltı noktasındaki tahtaya sporcunun numarası yazılır ve penaltı noktasında bekleme süre cezası verilir. Sporcu numarasını görüp herhangi bir turda durmak zorundadır, hiçbir turda durmaz ise diskalifiye olur. Değişim alanı çıkışında biniş çizgisinden önce bisiklete binmek veya iniş çizgisinden sonra bisikletten inmek için de benzer şekilde zaman cezası uygulanır, koşu parkurundaki penaltı noktasında tabelaya numarası yazılır ve süre cezası verilir. 

Çok önemli bir konu ise draft konusu. Draftsız yarışlarda draft yapmak yasaktır. Sprint ve standart mesafe yarışlarda ilk draftta bisiklet penaltı noktasında süre cezası verilir. Draft cezası almış olan sporcu en yakın penaltı noktasına gidip mavi kart cezası aldığını söylemekle yükümlüdür. Penaltı noktasında durmayan sporcu diskalifiye edilir. İkinci kez draft yaparken tespit edilen sporcu diskalifiye edilir. Orta veya uzun mesafe yarışlarda birinci ve ikinci draftta süre cezası verilir. Üçüncü kez draft yaptığı tespit edilen sporcu diskalifiye edilir.

Farklı cinsiyetlerde sporcuların birbirleri ile draft yapması da kural ihlalidir. Böyle durumda sporcu uyarılır, tekrarlarsa diskalifiye edilir.

Koşu etabında yarışma dışından herhangi birinin koşucuya eşlik etmesi de yasaktır. Sporcu uyarılır, devam eder veya tekrarlarsa diskalifiye edilir. Bitiş çizgisinden takım yarışları haricinde herhangi biri ile birlikte geçmek de diskalifiye nedenidir. 

A.A. : Geçtiğimiz yıl Alanya Sprint Triatlonu’nda sudan çıkan bir sporcunun kenarda duran seyirciye durduk yerde sataştığını görmüştüm. Buradan yola çıkarak Sporcu hakem ve sporcu seyirci ilişkisinde nelere dikkat edilmeli?

B.Ö. : Öncelikle herkesin birbirine saygı ve anlayış göstermesi çok önemli bence. Sporcular yarış ortamında heyecanlı, stresli, gergin, her şey iyi gitsin, istediği gibi olsun istiyor. Hata yapsa bile çoğu hatasını kabul etmemeye programlı.

Hakemler de stresli, gergin ve yorgun oluyor. Sabahın en erken saatinde gelip yemeden içmeden güneşin alnında akşam geç saate kadar çalışıyor. Hakemlerin de çoğu hata yapsa bile hatasını kabul etmemeye programlı olduğu görülüyor.

Seyirciler ise çoğunlukla bu sporun bilirkişileri sıfatına bürünüyorlar. Sporcular yüzemiyor, bisiklete binmeyi bilmiyor ve koşamıyorlar ya da en azından varsa kendi yakınlarından kötü olduğunu düşünüyorlar. Bu noktada eğer herkes yarış alanında bulunan diğer kişilerin de benzer durumda olduğunu dair empati yapar ve ona göre daha sabırlı ve anlayışlı davranabilirse, iletişim yolu açık olur ve mutlu yarışlar geçirilebilir bence.

A.A. : Peki yarış günü değişim alanı girişinde olmazsa olmazlar nelerdir?

B.Ö. : Öncelikle yarış kurallarına uyan, frenleri tutan, gidon tıpaları olan bir bisiklet olması gerekiyor. Draft serbest olan yarışlarda aerobar olmayan, draft yasak yarışlarda kurallara uygun aerobarı olan bisikletler kullanılmalı. Yarışmaya uygun bir mayo ve kask giyilmiş, klipsleri de kapatılmış olmalı. Yarış numaraları her iki kol ve bacağa yazılmış ya da yapıştırılmış, çip ayak bileğinde takılı olmalı. Sporcunun kullanacağı bone, yüzücü gözlüğü, bisiklet ayakkabısı, gözlüğü, koşu ayakkabısı, şapka vs gibi şahsi malzemeler çantasında olmalı.

A.A. : Peki, bir sporcunun yarış esnasında çip veya bonesi düşerse ya da kaskının klipsi açılırsa ne olur?

B.Ö. : Eğer çipi düşerse sporcu çipi bulabiliyorsa bulup geri takmalı aksi halde yarışa devam edemez. Bone yırtılır veya kaybolursa bunu en kısa zamanda hakeme bildirmeli. Kaskın klipsi açılırsa durup kilitleyip yarışa öyle devam etmeli aksi takdirde kendisine koşu parkurundaki penaltı noktasında süre cezası verilir.

A.A. : Kürsü yapan sporcuların kürsüde yapmaması gereken tavır ve davranışlar var mı? Örnek olarak politik mesaj içeren hareket, sembol, tshirt, ya da flamalar gibi şeyler.

B.Ö. : Kürsü yapan sporcu herkesin örnek almak isteyeceği kişiler oldukları için ona göre davranmalıdır bence. Kürsüdeki diğer sporculara, ödülünü veren kişilere saygılı olmalı, siyasi veya taraflı bir görüşü savunuyor gözükmemelidir.

A.A. : Son sorumuz ise minikler kategorisinde ailelerin yarış öncesi, yarış anı ve yarış sonrasında dikkat etmesi gereken hususlar nelerdir?

B.Ö. : Minikler kategorisindeki sporculara öncelikle yarışma kuralları, spor ahlakı, disiplin ve saygı konusu çok iyi öğretilmeli. Böylelikle ileride alttan gelen minik sporculara buları öğretebilsinler, hem de bu sporu olması gerektiği şekilde ileriye götürebilsinler. Bu konu birincil dereceden antrenörleri ilgilendirse de ailelere düşen görevin de az olmadığı kanaatindeyim. 

Yaptığımız işin bir spor olduğunu, kazanmak kadar kaybetmenin de yaşanabileceğini, öz güvenli olmak kadar gerçekçilik ve mütevaziliğin de önemli olduğunu öğretmeli ve kendileri de minik sporculara örnek olmalılar.

Yarış anında sporculardan daha hırslı, bağırarak koşan veliler görmekteyiz. Hatta hatta bazen bu davranışlar, diğer sporcuların yarışmalarını ya da hakemlerin çalışmalarını engelleyecek kadar abartılı olabiliyor. Çocuklarını motive etmeleri tabi ki önemli ancak örnek olmanın daha önemli olduğunu düşünüyorum.

Yarış sonrasında ise sonuç ne olursa olsun çocuklarını tebrik etmeleri gerektiğini, hatta yarışan tüm çocukların tebrik edilmesi gerektiğini düşünüyorum!

A.A. : Triatlon kamuoyunu aydınlatan ve bilhassa yeni başlayanlara rehber olabilecek bu bilgiler için çok teşekkür ederiz. Yeni görevinizde başarılar diliyoruz.

Yazımızın sonuna gelip hani dokuz kusurlu hareket diye soranlarınız olabilir. Başlık, sporcuların dikkatini kural hatalarına dikkat çekmek içindi. Kurallar kitabındaki sadece dokuz kural değil, yarışanlar için hepsi büyük önem taşımaktadır. Bilhassa oyunu kuralına göre oynamak, “fairplay” ve “fairgame”e önem vermek, her sporcunun şiar edinmesi gereken bir husustur. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısı…”

Bol triatlonlu günler…