Yayılma hızı yüksek ancak öldürme oranı düşük olan korona virüsü vakaları son günlerde ülkemizde de artmaya başladı. Bu noktada önlemlerin alınması özellikle riskli grupta olan 60 yaş üzeri kişilerin daha dikkat etmesi çok büyük önem taşıyor.  

Virüse yakalanma ve hastalık riskinizi azaltmak için bağışıklığınızı kuvvetlendirmeniz oldukça önemli. Bu noktada beslenmenizde yapacağınız değişiklikler ve ekleyeceğiniz bazı besinler de oldukça önemli.

Bu 8 besini beslenmenize mutlaka ekleyin.

Kuru üzüm: İçerdiği antioksidan flavonoid bileşenleri ile güçlü bir antioksidandır. Yapılan birçok çalışma üzümün güçlü antioksidan aktivite gösterdiğini kanıtlamıştır. Kanın pıhtılaşması ve LDL oksidasyonunu önlediği görülmüştür. Üzüm yüksek miktarda su ve lif içerir. Bu özelliği ile karaciğerin ve bağırsağın temizlenmesine yardımcı olur. Siyah üzüm, iltihap önleyici kuersetin içeriği ile dolaşım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.

Soğan: Soğanda bol miktarda A, B ve özellikle C vitamini, bol fosfor, iyot,  kükürt gibi vücuda çok faydalı maddeler, antibiyotik vazifesi gören esanslar yer almaktadır. Yapılan çalışmalarda fazla soğan yenen ülkelerde kanserin nadir görüldüğü ve o ülke halkının daha uzun yaşadığı kanıtlanmıştır. Soğanın, karaciğeri ve bağırsakları dezenfekte edip zehirleri temizlediği bilinmektedir.

Sarımsak: Sarımsak A, B, C vitaminlerini içerir. Vitaminler dışında içeriğinde çeşitli şekerler ve uçucu yağlar da bulunan sarımsak eski çağlardan itibaren hastalıkların tedavisinde doğal antibiyotik olarak kullanılmaktadır. Sarımsak içeriğindeki maddeler sayesinde, özellikle viral ve gribal enfeksiyonların daha çok yayılmasını engellemektedir. 

Tahin: Susamın ezilmesi ile elde edilen susam yağıdır. Yağ miktarı yüksek olsa da içeriğindeki 16 gram yağın sadece 2 gramı doymuş yağdır. Bu nedenle doğru miktarlarda tüketilmesinde hiçbir problem yoktur. İçeriğinde bağışıklık sistemimiz için çok kıymetli olan çinko mineralini içermektedir. (100 gramda 9,1 mg çinko) 

Kabak çekirdeği: Bugünlerde ihtiyacımız olan bağışıklık sistemimizi kuvvelendirmek ve bu konuda en iyi kalkanlardan bir tanesi de kabak çekirdeği. İçeriği çinko bakımından oldukça zengindir. Çinkonun en önemli faydası ise bağışıklık sistemini güçlendirmesidir. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) önerdiği besinler arasında da yer almaktadır. 1 avuç kabak çekirdeği günlük çinko ihtiyacının yaklaşık %20’sini karşılamaktadır. 

Greyfurt: Greyfurt C vitamininin çok iyi bir kaynağıdır. Bu sayede bağışıklık sisteminin desteklenmesinde çok önemlidir. C vitamininden zengin besinler soğuk algınlığı semptomlarını azaltmaya yardımcıdır. C vitamininden zengin besinleri tüketen kişilerin kalp hastalıkları, kanser ve inmeye bağlı ölüm risklerinin daha az olduğu kanıtlanmıştır. Buna ek olarak bu turunçgil, diyet lifi, A vitamini, potasyum, folat içerirken limonoid ve likopen gibi fitokimyasalları da içerir.

Brokoli: Kükürt, potasyum, selenyum, bol diyet lifi, B1 ve C vitaminlerini içerir. Brokolinin vücudu zararlı maddelerden arındırdığı kanıtlanmıştır. Hücre yaşlanmasını azalttığı iltihapları engellediği ve güçlü antioksidan özellik gösterdiği bilinmektedir. 

Lahana: İçeriğinde hastalıklara karşı direnci arttıran antioksidan bileşikler vardır.  Araştırmalarda daha fazla lahana ve türevi besin tüketen kişilerde özellikle mide, kolon, akciğer ve cilt kanseri görülme riskinin daha düşük olduğu görülmüştür.

Bağışıklık güçlendiren püf noktalar

– Virüsün boğazda takılıp kalmasını önlemek ve vücut ısımızı dengede tutabilmek için sık aralıklarla bol su ve sıvı içilmelidir.

– Stresten uzak durulmalı panik yapılmamalıdır.

– Hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.

– Uykusuz kalınmamalı. Kaliteli uyunmalıdır. 

– Basit şeker, çoğu vitamin ve mineralin emiliminin engellenmesine neden olur. Bu nedenle bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak için vitamin ve mineral alımınızı ihmal etmemeli basit şeker kullanımınızı kontrol altına almalısınız.

Diyetisyen Deniz Zünbülcan