Seçtiğimiz yıl Specialized Roubaix 2019 modelini incelemiştik. Gidondaki amortisör sistemi ile  bizi şaşırtmıştı. Bu sefer karşımızda yenilenmiş tasarımı ile Specialized Roubaix Comp 2020 yer alıyor. 

Çeşitli bisiklet markalarının sattıkları yol bisikletlerine neden Roubaix ismini koyduğunu hiç merak ettiniz mi? İlki 1896 yılında düzenlenen Paris-Roubaix yarışı kırıcı seviyedeki bozuk yolları ile ünlüdür.  Arnavut kaldırımı olarak tabir edebileceğimiz yollarda profesyonel yarışçılar tabiri caizse böbrek taşlarını dökerek ilerlerler. Büyük firmalar bu zulüme bir dur demek için kalın lastikli ve kimi zaman özel süspansiyonlara sahip yol bisikletleri üretmeye başladılar. İlk başlarda eklem aralarına elastomer koyarak, sele borularının ve gidonların esnemesine izin vererek çözüm arasalar da zamanla çift pivotlu kaliper ve disk frenlerin gelişmesi ile 700×38 ölçülerine varabilen kalınlıkta lastikler de kullanmaya başladılar. Bu çözümlere rağmen durmayan Specialized gibi markalar ise güç kaybı yaratmayan amortisörler geliştirdiler. Tüm bu uygulamalar Paris-Roubaix yarışı için geliştirildiğinden ötürü konfora yönelik yol bisikletlerinin isimlerinde genellikle Roubaix ile ilgili içerikler bulunur. 

Şimdi gelelim Specialized Roubaix Comp 2020’ye. Üstte anlattığımız özelliklerin çoğu bu modelde yer alıyor. Sele borusu esneyebilmesi için ince tutulmuş. Selenin kadroda kelepçelendiği yer üst borudan yaklaşık 10cm aşağıda yer alıyor. Bu sayede hem esneme artmış oluyor, hem de kelepçe kadroya dahil edilip arka üçgenin birleşim noktasına alındığı için kadro sağlamlığı artıyor. Eski Roubaix modellerinde oldukça popüler olan Zertz teknolojisi bu modelde yer almıyor. Onun yerine ön tarafta bir amortisör mekanizması yer alıyor. Bu sistem hiç bir şekilde bisikletin yaylanmasını sağlamıyor. Hatta bisiklet maşa şaftının kadrodan çıktığı yere kadar neredeyse standart bir sisteme sahip. Bütün olay furş takımı ile gidon boynu arasında gelişiyor. Kutudan çıkan farklı sertlikteki yaylar ile bisikleti sürüşünüze uyarlayabiliyorsunuz. Bu bölgeye monte edilen sistem gidonun yaylanmasını sağlıyor. Bu sayede pedala basarken bisiklette herhangi bir hesaplanmayan esneme oluşmuyor. Tabiki bu sistemin ufak bir dezavantajı da yok değil. Gidon boynunu kadroya sıfır bağlamayı sevenleri üzecek türden bir dezavantaj. Evet tahmin ettiğiniz üzere sistemin çalışması için furş takımı ile gidon boynu arasında belli bir mesafe kalması gerekiyor. Tabi konfor için üretilmiş bir bisiklette bunun ne kadar önemli olduğu tartışılır. Tam bu noktada gidona değinmemiz gerekiyor. Gidon normalde yol bisikletlerinde görmeye alışık olmadığımız türden yükseltiye sahip. Specialized Hover Rise olarak geçen bu parça, gidon boynunu yukarı kaldırarak hava direncini artırmadan kokpiti yükseltebilmenizi sağlıyor. Bisiklette Specialized Turbo Pro Gripton hamurlu 700x28c ebadında lastikler kullanılmış. Bu lastikler ile daha düşük basınçlarda jantlarınıza hasar vermeden bozuk yollarda sürüşler gerçekleştirebilirsiniz. Düz yol süreceğiniz zaman hava basıncını üst sınıra çıkartarak sürtünmeyi düşürerek uzun yollarda da rahat edebilirsiniz.

Bisiklette grupset olarak Shimano Ultegra tercih edilmiş. Hidrolik disk frenler Ultegra RX kilitli arka aktarıcı ile birleşip bisikleti adeta bir gravel bisiklete dönüştürüyor. Ön ve arkada 160mm’lik rotorlar ile sorunsuz frenleme yapabileceksiniz. 50-34 aynakol 11-32 ultegra kaset ile tamamlanıyor. Bu oranlar ile dik yokuşlarda rahat edeceğiniz garanti. Orta göbekte pressfit sisteminden vazgeçilmiş, BSA sisteminde vidalı göbeğe geçiş yapılmış. Dt Swiss R470db çemberler geniş yapıları ile etli lastikleri yuvasında hissettiriyor.

Bisiklet boya konusunda Specialized’ın son yıllardaki simli trendini devam ettiriyor. Karanlıkta siyaha yakın bir renge sahip olsa da güneşe çıkınca boyadaki yeşil simler kendini belli ediyor. Sele olarak çoğu kişinin tercihi olan Specialized Power bisikletin üzerinde geliyor. Son olarak bisikletin 3500 euro gibi bir yurt dışı fiyatı olduğunu söyleyerek yazımızı sonlandırıyoruz.