Kalp sağlığı, spor yapan herkes için çok önemlidir. Kalbimizi tanıyıp, sınırlarını bilip, nabız temelli antrenmanlar yapmamız esastır. Sağlıklı nabız aralıklarını ve kalp kapasitemizi belirleyebilmek için Dr. Deniz Aytekin desteği ile Medikalp Kardiyoloji Merkezi’nde Bike Pedia yarış takımının efor testlerini tamamladık. Ekg, Eko ve efor testlerinin yanında aile geçmişi ve sporcunun sağlık geçmişini değerlendiren Dr. Deniz Aytekin ile sizin için bir söyleşi de gerçekleştirdik. Sosyal medyada @sporcukalpdoktoru olarak tanınan Deniz hocamız, aynı zamanda bir triatlet ve spor fizyolojisi doktoru. Kendisine sporcu sağlığına verdiği katkılar için teşekkür ediyoruz.

– Merhabalar. Öncelikle biraz kendinizden bahseder misiniz?

Ben doktor Deniz Aytekin. Kardiyoloji uzmanıyım. Spor fizyolojisi doktoruyum. Amatör olarak da triatlon başta olmak üzere dayanıklık sporları ile ilgileniyorum. 

– Uzun zamandır bize güzel yazılarınızı ulaştırıyorsunuz. Çok teşekkür ediyoruz. Dergimiz yarış takımının sizinle ilgili projesi hakkında bilgi verir misiniz?

Sporcuların katılım öncesi muayenesinde kardiyolojinin çok önemli olduğunu biliyoruz. Her ne kadar elit düzeyde yaş gruplarında bunlarla ilgili uluslararası bazı algoritmalar ve bilgi birikimi olmuş olsa da özellikle 35 yaşından sonraki sporcularda, bizim master olarak adlandırdığımız sporcularda tam olarak oturmuş bir düzen yok. O yüzden biz kendimize göre, tecrübelerimizden yola çıkarak, katılım öncesi muayene algoritması uyguluyoruz. 

Öncelikle daha önceden tanımadığımız, bilmediğimiz sporcularımızın kalp durumlarının değerlendirilmesi için çok temel bazı parametrelerimiz var. Bunlar arasında en önemlisi kişinin anemnezi. Anamnez nedir? Bugüne kadar neler yaşamış bu insan, hem bireysel tıbbi özgeçmişini, hem ailesel özgeçmişini hem de egzersiz yaparken yaşadığı durumları kısa bir öykü olarak soru-cevap şeklinde alıyoruz. 

Ardından kullandığı ilaçlar var mı, geçirdiği cerrahi müdahaleler var mı, bunları öğreniyoruz. Kalp muayenesini yapıyoruz. Kalp muayenesinde ve elektrokardiyografisindeki bulgulara göre gerekirse ek kardiyografi yapıyoruz, ultrason ve efor testi ile kişileri değerlendiriyoruz. 

Bunun neticesinde bize bu kişinin fiziksel yüke karşı kalbinin verdiği cevabı alıyoruz, daha objektif bir şekilde görmemizi sağlayan veriler elimizde oluyor. 

– Daha önce poliklinikte hiç bisikletli efor testi yapmış mıydınız?

Daha önce yaptık, evet. Aslında bu konuda çok oturmuş bir konsept yok ama ben bisikleti ağırlıklı olarak kullanan sporcuların yine bisikletle bu egzersiz testini kalbi zorlayarak elde ettiğimiz işyükünü onun daha çok kullandığı kas grupları vasıtası ile vermenin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Çünkü alışık olmayan kişileri koşturmak bazen yeterli iş yüküne ulaşamamıza neden olabiliyor. O anlamda kişinin düzenli olarak kullandığı kas gruplarını öncelikle kullanarak yapılan egzersiz testlerinin daha iyi sonuçlar verdiğini düşünüyorum. 

– Bizim yapmış olduğumuz çalışmayı sosyal medyada yayınladık. Bunun sonrasında size geri dönüşler oldu mu?

Evet, çok olumlu geri dönüşler oldu. İnsanlar bu anlamda bence gayet bilinçliler ve öğrenmeye çok açıklar. Biz de elimizden geldiğince onlara destek olmaya hazırız. 

– Genel hatlarıyla sporcularımızı nasıl buldunuz?

Gayet iyi, gayet iyi. Gelişmeye açık olan sporcular da var. Gayet formunun zirvesinde olan sporcular da var. 

– Bu söyleşi sonrası size de bir efor testi yapacağız

Evet sırada ben varım. 

– Son olarak söylemek istedikleriniz nelerdir?

Kalp çok önemli bir organ. Kalp sağlığı için egzersiz yapmamız çok önemli. Tüm beden sağlığı için de egzersiz yapmamız çok önemli. Ama her işte olduğu gibi burada da kontrolün mutlaka bizde olması lazım. Bu nedenle katılım öncesi muayenenin çok önemli olduğunu düşünüyorum ve tavsiye ediyorum.